Lojistik maliyet kıskacında çoklu çözüm arayışı sürüyor
Necmi ÇELİK
Küresel ekonomide üretim maliyetleri günümüzde çok büyük farklılıklar göstermediği için fiyat rekabeti de tek başına ihracatçının elini güçlendiren bir unsur olmaktan uzaklaşıyor. e-ticaretin hızla yaygınlaşması lojistikte oyunun kurallarını da değiştiriyor. Küresel ticarette rekabet edebilmek açısından artık lojistik hizmetlerin, stratejilerin ve maliyet unsurlarının daha önemli hale geldiği bilinen bir gerçek. Lojistik üsler ihracat pazarlarına yakın olma açısından ve rekabetçi üstünlük sağlamak yönünden önemli bir kaldıraç olarak görülüyor. Nitekim lojistik şirketler Avrupa başta olmak üzere depo yatırımlarına hız vermiş durumda. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın yurtdışında 6 lojistik üs açma projesi de hız kazanmış görünüyor.
Türkiye, Yurt Dışı Lojistik Dağıtım Ağları (YDL) olarak adlandırılan üslerin 4’ünün Avrupa’da, 2’sinin ise ABD’de kurulması planlanıyor.
Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada siyasi krizlerin, savaşların, yaptırımların etkileriyle ulaşım güzergahları ve ticaret rotaları değişiyor. Böyle bir konjonktürde ihracatçılar ile lojistik şirketlerin rekabet gücünün birlikte artması temel hedef olarak öne çıkıyor.
Sektör temsilcilerinden aldığımız veriler değişen rotaların da etkisiyle dış ticaret taşımalarında lojistik maliyetlerin bölgelere göre yüzde 15 ile yüzde 25 arasında artışlar gösterdiğine işaret ediyor. Kızıldeniz krizi nedeniyle teslimat sürelerinin 25-30 gün arttığı bir zamanda Türkiye ticaret koridorları sayesinde Uzakdoğu ile Avrupa arasındaki ticarette lojistik üstünlüğü lehine çevirmeye çalışıyor.
Yeni Ro-Ro hatları ve liman yatırımları gerekiyor
Öte yandan dış ticaret taşımalarında çoklu taşıma modellerinin daha etkin kullanılması ihracatçılara maliyet kadar ürünleri hedeflenen noktalara hızla ulaştırma avantajı da sunuyor.
Kombine veya intermodal olarak adlandırılan çoklu taşımacılıkta Ro-Ro ve Ro-La kombine taşımacılığın yaygınlaştırılması lojistik sektörünün en önemli beklentileri arasında bulunuyor. Ro-Ro hatlarının sayısının ve Ro-Ro ile ulaşılabilen ülke sayısının artırılması bu beklentilere uygun bir gelişme olacak.
Bu şekilde ihracatçı kuruluşlar ve lojistik şirketlerin Ro-Ro hizmetlerinden daha rekabetçi fiyatlarla yararlanması da söz konusu olacak. Bu hedefe ulaşmada Ro-Ro taşımacılığına uygun liman altyapı ve üst yapılarının geliştirilmesi,limanların demiryolu bağlantılarının tamamlanması sürecine kamu eliyle hız verilmesi lojistik ve dış ticaret sektörlerinin öncelikli beklentileri olarak ifade ediliyor.
Karayolu taşımacılığında en önemli mesleki örgütlenme olan Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) 2028 yılı için hedeflenen 575 milyar dolarlık mal ve hizmet ihracatı hedeflerine ulaşabilmek için ihracatın her yıl ortalama yüzde 10 arttırılması gerektiğinin altını çizerek şu görüşü savunuyor ;”Ülkemizi Küresel Lojistik Performans Endeksinde son birkaç yılda 9 sıra yukarı çıkaran “etkin lojistik hizmet kabiliyetlerimizi” artıracak ve sektörümüzün operasyonel süreçlerini etkinleştirip hızlandıracak mevzuat düzenlemelerinin yapılması ve sınır geçişlerindeki bürokrasinin azaltılması gerekiyor.
Lojistik altyapıların etkinleştirilmesi ve süreçlerin azami şekilde dijitalleştirilmesi de çok önemli. Ayrıca lojistik firmalarımızın rekabet gücünü artıracak vergi kolaylıklarını yatırım destek ve teşvikleriyle besleyerek neticede ihracatçılarımızın yakın ve uzak hedef pazarlarına rakiplerinden daha hızlı, daha uygun maliyetli şekilde ulaşmalarının önünü açabiliriz. 2028 yılı ihracat hedeflerimizi yakalama fırsatımız hala mevcut.”
Boltas Satış & Pazarlama ve Müşteri Deneyimi Direktörü Güney Gedik: En uygun taşıma modlarını seçiyoruz
Artan lojistik maliyetleri, sektördeki birçok şirket için zorlu bir durum yaratıyor. Boltas olarak değişen maliyet koşullarına hızla adapte olabiliyoruz ve müşterilerimize rekabetçi maliyetler sunmaya devam edebiliyoruz. Avrupa’daki güçlü yapılanmamızla ithalatçılarımıza ve ihracatçılarımıza ticaret düzenlemeleri, gümrük süreçleri ve yerel düzenlemeler hakkında en güncel bilgileri sunuyoruz. Yüklemeden boşaltmaya, depolamadan yurt içi dağıtıma kadar her noktada kendi yapımız dahilinde destek verebiliyoruz. Müşterilerimize çeşitli taşıma modları arasında esnek seçimler sunarak maliyet etkin çözümler geliştiriyoruz.
Ares Logistics Strateji ve İş Geliştirme Direktörü Yiğit Şenbağ: Artan maliyetler baskı yaratıyor
Lojistik sektörünün mevcut zorluklarına ek olarak son yıllarda sürücü temini, sürekli artış trendinde olan ekipman – yakıt maliyetleri ve Schengen Vizesi gibi sorunlarla da karşı karşıya kaldığı bilinen bir gerçek. Biz Ares Logistics olarak ihracatçılara sürdürülebilir hizmet sunabilmek için yurt dışı dahil yatırımlarımıza devam ediyoruz. Farklı güzergâh tercihleri ve kombine taşımacılık türleri ile maliyet avantajı sağlayan çözümler üretiyoruz. Güncel koşulların yol açtığı ekstra maliyetler, lojistik firmalarının karlılık oranlarını da aşağıya çekiyor. Ekstra araç, sürücü, ekipman ve teknolojik altyapı yatırımları, piyasadaki daralmayı aşmak ve rekabeti artırmak amacıyla gerçekleştirilen planlamalar haline geldi.
Talay Logistics Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yiğit Altıparmak: Uzun vadeli planlama ve iş birlikleri önemli
Yapmış olduğumuz uzun vadeli plan ve iş birlikleri ile olabildiğince düşük maliyet sağlıyoruz. Blok tren, gemi taahhüdü gibi anlaşmaları önceden yapıyoruz. Yani bir anlamda alırken kazanıyoruz diyebiliriz. Bu durum müşterilerimize iddialı düşük maliyetler sunmamızı sağlıyor. Üreticilerimizin dış pazarlarda tutunmasının en önemli faktörlerinden biri de bu tür avantajların kendilerine sunulabiliyor olmasıdır. Bulunduğumuz rekabet ortamında iddialı olabilmek için önceden yapılan anlaşmalar ile riski üstleniyoruz. Doğru anlaşmalar, güçlü bağlantılar ve sektörel deneyim gibi faktörleri en iyi şekilde bir araya getirerek maliyetleri minimize etmeye çalışıyoruz.
Almark Logistics Genel Müdürü Onur Güvenler: Maliyetleri optimize etmek kolay değil
Güncel olarak lojistik firmalarının maliyetleri optimize etmekte zorlandığını söyleyebilirim. Böyle zamanlarda bazı firmaların faaliyetlerini durdurduğu, bazılarının da şirket evlilikleri ile birleşme yoluna gittiği görülüyor. Konsolidasyon ve yük optimizasyonu, alternatif taşıma modları, teknolojik yatırımlar, tedarik zinciri optimizasyonu, risk yönetimi ve global ağlarla iş birlikleri gibi stratejiler ise lojistik şirketlerinin artan maliyetlere rağmen müşterilerine avantaj sunmalarına yardımcı oluyor. Almark Logistics olarak, ihracatçılarımıza hız ve verimlilik, depolama ve stok yönetimi, maliyet etkinliği, güvenlik ve izlenebilirlik, teknolojik altyapı ve inovasyon, 7/24 destek gibi avantajlar sağlıyoruz.