Yavaş, yeni dönemin başlaması dolayısıyla Büyükşehir Belediyesi bahçesinde düzenlenen programda, Ankara’ya şeffaf, katılımcı, adil ve hesap verebilir bir yönetim anlayışını getirdiklerini söyledi. Önceki hizmet döneminde kimseyi ayırmadıklarını, hangi bölgeden ne kadar oy aldıklarına bakmadıklarını dile getiren Yavaş, kendisine oy verenlerin başını öne eğdirecek tek bir işin içinde de olmadıklarını kaydetti.
Yavaş, önceki seçimde olduğu gibi yine bu seçim çalışmalarında da iftira kampanyası yürütenler olduğuna işaret ederek, tekrar belediye başkanı seçilmesiyle, bu kirli siyasetin bir işe yaramadığının, iftira siyasetinin daima kaybetmeye mahkum olduğunun bir kez daha görüldüğünü anlattı.
Beton yerine yeşilin, plastik yerine insanın, rant yerine halkın önemli olduğunu tüm Türkiye’ye yeniden gösterdiklerini vurgulayan Yavaş, “Bizler bir çocuk yatağa aç girmesin, üşümesin, aç kalmasın, eğitiminden mahrum kalmasın diye yapılan çalışmaların hiçbir işe yaramayan, milyarlarca lira harcanan kulelerden, çöp projelerden daha değerli olduğunu yeniden halka gösterdik. Bizler içinde insan olmayan, hiçbir projenin öneminin olmadığını tüm Türkiye’ye gösterdik. 5 yıl boyunca tüm bunları yaparken bize oy vermeyenleri üzecek hiçbir söylemde bulunmadık.” diye konuştu.
Yavaş, kamuoyu anketleri ve seçim sonuçlarının, halkın artık yöneticilerden polemik, ayrıştırma, kavga, şatafat istemediğini gösterdiğini belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:
“Zaman zaman bu konuda belirli çevrelerce eleştirilsek de artık halk, kavga etmeyen, işini yapan, çok çalışan kişilere teveccüh gösteriyor, ‘İşini yap, kötü günümde yanımda ol.’ diyor. ‘Sevgi ekip, sevgi biç.’ diyor. ‘İsraf etme, gösteriş yapma, sadece işinle ilgilen.’ diyor. Bunun da en büyük kanıtı Ankara seçimlerindeki rekor oy farkıdır. Bu nedenle ‘Az laf çok iş.’ dedik. Umuyoruz ki bu anlayış Türkiye’de siyaset yapan herkese sirayet etmelidir. Halkı anlayan, dertleriyle hemhal olan yalnızca halkın verdiği görevi yapan anlayış ülkemizde hakim olmalıdır. Kibir, nefret, ayrıştırma ve iftira siyaseti artık bu topraklardan silinip atılmalıdır. Bu dönemde de Ankara’mızı alt yapısıyla, yeşil alanlarıyla, teknoloji merkezleriyle, gençlik merkezleriyle, ulaşımıyla, yollarıyla, tarihi ve kültürüyle, sanatıyla, sporuyla ve elbette dayanışmasıyla geleceğe taşımak için çok çalışacağız. Ankara’yı Mustafa Kemal Atatürk’e yakışır, dünya başkentleriyle yarışır bir hale yine hep birlikte getireceğiz.”